27 Mayıs 2015 Çarşamba

Şu İncelik Dedikleri


İncelik derdindeyim işte..İncecik kepeklerle, yulaflarla bağımı koparmıyorum biliyorsunuz, kilo kontrolüne önem veriyorum..Hem belli bir yaştan sonra, zaten sanıyorum doğuştan beri çok da hızlı olmayan metabolizmamın daha da yavaşlamasından, hem de mutfaktan çıkmayan bir pastacıbaşı hallerine bayılmamdan..

Sevdiğim kıyafetlerimi özgürce kullanmaya devam edebilmek içindir eğer market rafları arası dışında da yollarda yürüyerek vakit geçiriyorsam, pek yürümeye düşkünlüğümden değil..Sevdiğim bir sözdür, yürümek sağlık getirseydi, postacılar hiç ölmezdi, derler.. 

Balık etliyim, kendimi tutmadığım zamanlarda da hep böyleydim, ama balığın biraz incesi, zargana değilse bile hadi uskumrusu olmak gerekiyor gastritimden iki büklüm, reflümden uykusuz, karnımdan huzursuz olmamam için..

Özetle kendini tanıyınca insan, rahat ettiği bedeni de buluyor bulmasına da, gayret gerekiyor her şeyde olduğu gibi kaliteli yaşamak ve kaliteli yaşlanmak için..


Bu aralar kepekli unla teşrik-i mesai halindeyiz, yulaf ezmesi ile dostluğu arttırdım, tam buğday unu sırdaşım oldu. Sebze yemekleri dışında mutfağa girmeyi unutmaya çalışıp, ara öğünleri yine bu kepek-yulaf cinsinde bisküvilerle geçiştiriyorum.

Ama durun, uzun sürmez bu durumlar, yaklaşık bir yıldır sabitlediğim kilomdaki minik oynamaları önleyecek tüm tedbirler alınıp, dahiliyenin sevilen sistemlerini yaz öncesi o huzurlu dinginliğine kavuşturur kavuşturmaz, kaldığımız yerden devam damak çatlatan lezzetlere..

Güzel olan, her gayretin, hayattaki her emeğin olduğu gibi bunların da sonucunda bir işe yaradığını görmek..Zaten öyle değil midir hayat, hiç bir çıkışa ulaşmayan en zorlu yollar bile, en azından ne yapınca olmuyormuş onu öğretir, en azından nefsini terbiye eder insanın,i en azından denemiş olmanın mutluluğunu yaşatır..

Ve aslında peşinde koşulması gereken asıl incelik, bedendeki-beldeki-beyaz bileklerdekiler değil de, bir kaç kara kuru bisküvinin üzerine bir fiyonk kondurabilecek ölçüde bir zarafet aramak ve bu anı fotoğraflarken pencereden süzülen ışığı fotoğrafın içine hapsedebilecek ölçüde bir ayrıntıya takılıp kalmaktır belki de..

Cevabını bulur bulmaz paylaşacağım, ama şimdi hiç emin değilim, kesin hükümler veremeyecek kadar açım çünkü..     


8 yorum:

  1. en güzeli ruhun inceliği elif:) ve vazgeçilmez ve şaşmaz olanı:))

    YanıtlaSil
  2. Fotoğrafları çok sevdim , ve ne kadar doğru insanın kendini tanıyıp huzur bulduğu bedende olması

    YanıtlaSil
  3. Ben de balık etliyim ama irisinden . Balina misali . Ve sağlık problemim yüzünden bugün itibariyle zorunlu diyete başladım. İlk günden sanki gözlerimin altı mı çöktü ne :) Sağlıklı fit günler olsun hepimize :)

    YanıtlaSil
  4. Harikasın, fevkaladesin ve hislerime çok yakınsın canim.. Mest oldum okurken... Sevgiyle sarılıp, mutlu ve sağlıklı bir gün dilerim ...

    YanıtlaSil
  5. Zerafet kısmı yeter de artar bile, ama tabii asıl önemlisi sen nasıl mutluysan. :)

    YanıtlaSil
  6. İncelik ruhta olsun, beden sağlıklı olsun da boş ver diğer öğretilmiş beden güzellik ölçülerini. Senin gibi mutfak tutkusu olan birinin sebze yemekleri dışında mutfaktan uzak kalması kolay olmasa gerek. İnşallah mide sıkıntıların çabucak geçer, sevgiler..

    YanıtlaSil
  7. Okadar güzel anlatmışsınız ki çok keyifle okudum kendimi de buldum sanki :)

    YanıtlaSil
  8. Okadar güzel anlatmışsınız ki çok keyifle okudum kendimi de buldum sanki :)

    YanıtlaSil

Ne dersiniz?

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...